25 Nisan 2016 Pazartesi

RUSYA İLE İLİŞKİLER -3

Türkiye ile Rusya yüzyıllar boyunca aynı denizi paylaşmış ve çıkarları neredeyse bire bir örtüşen iki devlet konumundadır. Ülkeler ortak çıkarlarına ulaşmak için uzun yıllar sıcak savaşa varan mücadelelere girişmiş ancak özellikle 90'lı yıllardan itibaren çatışmayı değil karşılıklı anlaşmayı esas alan yaklaşımlarla bölgeye huzur gelmesine katkıda bulunmuşlardır.

Denizde de durum çok farklı değildir. Türkiye ile Rusya arasında ortak deniz olan Karadeniz'in güvenliği için senelerce başarılı bir süreç yürütülmüştür. Ortak tatbikatlar ve ortak harekatlarla Karadeniz'de emniyetli bir ortam yaratılmıştır.

Ancak son yıllarda özellikle Putin'li Rusya'nın yayılmacı politikası iki ülke ilişkilerine gölge düşürmüştür. Rusya Suriye'de ülkemizin çıkarlarına aykırı bir şekilde varlık gösterince hükümet sınır ihlalleri yapan Rus uçaklarının düşürülmesine neden olabilecek çok yanlış angajman kuralları ilan etmiş ve yine bir sınır ihlalinde Rus uçağı angajman kuralları ile düşürülmüştür. Rusya'nın bu duruma tepkisi çok sert olmuş ve Türkiye ile ilişkilerini rafa kaldırmıştır. Ayrıca Rusya ile olası bir savaştan korkan batı dünyası da Türkiye'ye uçak düşürme olayından dolayı büyük tepki göstermiş, NATO'dan Türkiye'nin ancak saldırıya uğraması durumunda savunulacağı, savaşı başlatan taraf olması durumunda yalnız kalacağına dair mesajlar verilmiştir.

Rusya ile oluşan bu kriz ülkemizin gerek ekonomisine gerekse de itibarına büyük zararlar vermiş ve vermeye devam etmektedir. Zaten durumun vehametini anlayan hükümet yetkilileri Rusya'ya türlü aracılar göndererek af dilemekte ve tekrar eski günlere dönmek için ricada bulunmaktadır. Ancak Rusya'nın resmi özür ve tazminat taleplerinin kendilerini iç politikada zayıf göstereceği endişesi ile buna yanaşmamaktadır.

Ancak devletin her kademesinde mevcut acziyetin silahlı kuvvetlerde de olduğunu söylemek çok zor. Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Bostanoğlu'nun Harp Akademilerinde ki Uluslararası Deniz Gücü ve Güvenliği Sempozyumu'nun açılış  konuşmasında Rusya krizine ilişkin söylediği sözler insana devlette aklı başında birileri varmış dedirtiyor. Deniz Kuvvetleri Komutanı, "Rusya Federasyonu'nun çeşitli sıkıntılar çıkarmasına rağmen işbirliği yürütmeye devam ediyoruz, işbirliği sonuç getirecektir." diyerek diplomat ve uzlaşmacı kimliğini ortaya koymuş ve sıkışan siyasete alan açmıştır.

Bu konuşmanın 40 ülkeden 1153 davetli önünde yapılmış olmasının da ayrı bir önemi bulunmaktadır. İç politikaya hitap eder gibi yapılan Dış politika açıklamaları ile ülkemizi dünya önünde rezil eden siyasilerin aksine çözümcü ve uzlaşmacı bir kimlikle yapılan Rusya açıklaması hem yabancı ülke temsilcileri tarafından memnuniyetle karşılanmış hem de siyasilerin üzerine bina edebileceği bir yaklaşım ortaya koymuştur.

Komutan ayrıca Akdeniz ve Ege'de türlü dertlerle uğraşan Deniz Kuvvetlerinin Karadenizde fazladan bir çaba sarf etmesine engel olarak kısıtlı deniz kuvvetleri kaynaklarımızı yerinde kullanmaya gayret etmektedir ve bu yönden gösterdiği çaba da takdire şayandır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder